Hem çevre dostu ve hem de cep dostu Openair-Plasma® yüzey teknolojisiyle ezber bozduklarını söyleyen Plasmatreat Türkiye CEO’su Hakan Sağkal...

Plasmatreat, Openair-Plasma® Yüzey Teknolojisiyle Ezber Bozuyor

Hem çevre dostu ve hem de cep dostu Openair-Plasma® yüzey teknolojisiyle ezber bozduklarını söyleyen Plasmatreat Türkiye CEO’su Hakan Sağkal, sadece ilk yatırım maliyeti olan ve sarf malzemesi olarak basınçlı hava kullanan plazma teknolojisinin maksimum bir yıl içinde kendini amorti ettiğini belirtti.

SUBCONTURKEY: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

Hakan Sağkal: İstanbul doğumluyum. Eğitim hayatım da İstanbul’da geçti. Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi sonrası Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği’nden mezunum. Bu yıl iş hayatımdaki 32.yılım. İlk yarısı kimya sektöründe Türk Henkel firmasında, ikinci yarısı da Türkiye’de kuruluşunda bulunduğum Plasmatreat firmasında. Kuruluş yılı 2009’dan beri Plasmatreat Türkiye CEO’suyum. Kariyerimin en başında kimyasallar ve yapıştırıcılar varken, şimdi kimyasalları bertaraf eden yenilikçi, VOC içermeyen, sürdürülebilir yüzey işlem Plazma teknolojisi var. Ve henüz bu plazma serüvenim sona ermekten çok uzak. Son olarak 21 yaşında, babası gibi mühendis olma yolunda ilerleyen de bir kızım var.

SUBCONTURKEY: Plasmatreat Türkiye hakkında bilgi verebilir misiniz?

Hakan Sağkal: Merkezi Almanya'da bulunan ve atmosferik basınç plazma yüzey teknolojisinde dünya pazar lideri olan Plasmatreat GmbH’nın aldığı stratejik karar çerçevesinde Plasmatreat Türkiye ofisimiz 2009 yılında irtibat bürosu olarak Ataşehir’de açıldı.

Ofisimiz, çevre dostu, yeni nesil plazma yüzey işlem teknolojimiz Openair-Plasma’yı endüstriyel müşterilerimizle buluşturma hedefi doğrultusunda çeşitli plazma jet sistemleriyle donatılmış geniş bir plazma laboratuvarına sahip. Bu, yapışma özelliklerini veya baskı veya kaplamaya uygunluklarını değerlendirmek için müşterilerimizin gönderdiği numuneler üzerinde testler yapmamıza imkan sağlıyor.

Hali hazırda 4 kişilik bir ekiple ve sektörlerinde uzman iş ortaklarımızla otomotivden beyaz eşyaya, elektronikten ambalaja, medikalden mobilya sektörlerine hizmet vermekteyiz.

Türkiye'deki endüstriyel gelişme göz önüne alındığında, ofisimize yaptığımız yatırım büyük önem taşıyor. 2025 yılı başında Türkiye’deki 15.yılımızda şirketleşerek bundan sonra Plasmatreat Turkey Yüzey Teknolojileri Ticaret Limited Şirketi adı altında faaliyetlerimize devam edeceğiz.

Bu yatırım hem satışlarımızı artırmamıza hem de yapıştırma, boyama ve baskı uygulamalarında karşılıklı fayda sağlayan projelerde işbirliği yaparak OEM'lere bir çözüm ortağı olarak hizmet etmemize olanak tanıyacak. Bu da yeni bir heyecan yeni bir motivasyon bizim için.

SUBCONTURKEY: Otomotiv ve beyaz eşya sektörleri için sunduğunuz çözümlerden bahseder misiniz?

Hakan Sağkal: Plasmatreat, endüstriyel üretim süreçlerini iyileştirmek amacıyla yüzeylerin ön işlemden geçirilmesine yönelik yenilikçi Openair-Plasma ve PlasmaPlus teknolojileriyle VOC içermeyen, karbon ayak izini azaltan çevre dostu yüzey çözümleri sunuyor.

Otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinde de yüzey temizleme, aktivasyon ve kaplama için plazma teknolojimiz birçok uygulamada zaten standart oldu.

Otomotivde örnek olarak farların sızdırmaz yapıştırılması, EPDM profillerin floklanması, ön torpido, spoyler yapıştırma ve elektrikli araçlarda batarya yapıştırma çözümleri.

Beyaz eşyada ankastre fırın cam kapak yapıştırması, ocak, davlumbaz uygulamaları, bulaşık ve çamaşır makinelerinden ön panel ve üst tabla yapıştırma, tekmelik boyama uygulamaları, buzdolabında cam raf yapıştırma uygulamalarını kısaca sayabiliriz.

Plazma teknolojisi ile plastik, metal, cam gibi çok çeşitli malzemelerin ince temizliğini yaparak, yüzeylerdeki toz veya yağ gibi kirleri güvenilir bir şekilde gideriyoruz. Yüzey plazma ile aktive edildiğinde, yüzey enerjisi artar. Bu sayede yapıştırıcıların ve kaplamaların yapışması iyileşir. PlasmaPlus nanokaplama ile ayrıca yapışma arttırıcı veya korozyon önleyici katman gibi tanımlanmış özelliklere sahip yüzeyler de oluşturuyoruz. Yeni kontrol ve kalite güvence sistemleriyle, Endüstri 4.0 doğrultusunda her zaman yeni uygulamalar geliştirmeye ve mevcut teknolojileri ve sistemleri iyileştirmeye çalışıyoruz.

SUBCONTURKEY: 2024 yılı Plasmatreat Türkiye için nasıl geçti?

Hakan Sağkal: Plasmatreat Türkiye olarak 2022 ve 2023 yılları en yüksek satış rakamlarına ulaştığımız 2 yıl olmuştu. 2024 yılını ise daha dirençli bir yıl olarak bekliyorduk hem küresel ölçekte hem de Türkiye özelinde. Bu çerçevede Türkiye'de ana odak sektörlerimiz olan otomotiv ve beyaz eşya ihracat pazarlarında yaşanabilecek olası talep daralmasına istinaden hedeflerimizi nispeten düşük tutmuştuk. Sonunda beklediğimizden daha zor geçen bir yılı geride bıraktık diyebiliriz. Özellikle yüksek enflasyon ve düşük döviz kuru şirketlerin yatırım planlarını ertelemesine sebep oldu. Biz de bölgesel sorumluluğumuzda olan ülkelerdeki otomotiv projeleriyle hedeflerimizi dengede tuttuk 2024 yılı içinde.

SUBCONTURKEY: Satış sonrası servis konusunda Plasmatreat ne konumda?

Hakan Sağkal: Şirket misyonumuz çerçevesinde müşterilerimizin çözüm ortağı olarak servis ve bakım hizmetleri bizim için olmazsa olmaz önemde. Hem satış sonrası servis hem de önleyici bakım konusunda lokal teknik ekibimizle güçlü durumdayız. Otomotiv ve beyaz eşya başta olmak üzere plazma sistemlerimizin 7/24 çalıştığı üretim hatlar mevcut. Bu hatların çalışma temposuna yönelik yedek parça ve yedek plazma ünitesi her zaman elimizin altında stoklarımızda mevcut. OEM ve yan sanayi müşterilerimizle yıllık servis ve bakım anlaşmaları yaparak plazma sistemlerimizin takibini biz de üstlenebiliyoruz.

SUBCONTURKEY: 2025 yılı için hedefleriniz nelerdir? Odak noktalarınız ne olacak?

Hakan Sağkal: 2025 yılı heyecanımızın yüksek olduğu bir yıl. Almanya, Steinhagen’da Plasmatreat şirket kuruluşumuzun ve Openair-Plasma® teknolojimizin 30. yılını kutlayacağız 2025 yılı Eylül ayında. Ayrıca en önemli fuarlarımızdan K-2025 fuarının yapılacağı bir yıl.

Genel olarak 2025 yılı hem Plasmatreat için hem de hizmet verdiğimiz sektörler için zorluklar ve fırsatlar da sunuyor.

Otomotiv sektöründeki mevcut belirsizlik zorlayıcı olacak, ancak plazma teknolojisinin uygulamaları çok çeşitli ve birden fazla segmente hizmet veriyoruz, bu nedenle otomotiv sektöründeki bir gerilemeyi diğer alanlardaki büyüme ile dengeleyebilir veya yeni uygulama fırsatları yaratabiliriz.

Yeni REDOX teknolojimizle sinterleme süreçlerinde %100 verim sağlayarak güç elektroniğindeki en son teknolojiyi üretmek için Openair-Plasma® teknolojisinin kullanımında büyük bir potansiyel görüyoruz.

Ayrıca, en yeni partikülsüz plazma jetimiz PFA10 ile elektronik üretimlerinde tasarım ve üretim süreçlerini destekleyebiliyoruz. Yine burada da hibrit yapıştırma işlemi gibi süreçleri gerçekleştirebiliyoruz.

Bununla birlikte, her zaman yeni uygulamalar geliştirmeye ve mevcut teknolojileri ve sistemleri iyileştirmeye çalışıyoruz.

Örneğin, en yeni teknolojimizin adı HydroPlasma. Metal yüzeylerdeki organik ve inorganik kirleticileri temizlemek için kullanılabilir.

Genel olarak 2025 yılı zorluklar getirse de çeşitlendirilmiş iş modelimiz ve sağlam proje fırsatlarımız bizi bu belirsizlikleri aşmak için iyi bir konuma getiriyor.

Ayrıca bu yıl katılacağımız sektörel etkinliklerden Beyaz Eşya Üretiminde Yan Sanayi Çözümleri Zirve ve Sergisini HydroPlasma gibi yepyeni teknolojilerimizin tanıtımı için dört gözle bekliyoruz.

SUBCONTURKEY: Eklemek istedikleriniz var mı?

Hakan Sağkal: Openair-Plasma® yüzey işlemde artık geleceğin değil bugünün de anahtar yüzey işlem teknolojisi. Sloganımız soğuk plazma sıcak kazanç. Özetlersek hem çevre dostu ve hem de cep dostu bu Plazma yüzey teknolojimizle ezber bozuyoruz. Primersiz yapıştırma ve astarsız boyama imkanı yaratıyoruz ki bu çok önemli. Maalesef kültürümüzün getirdiği yeniliklere karşı bir direncimiz var. Yeni icat çıkartma denilerek büyütülen bir nesiliz. Biz de yenilikçi ve hesaplı Plazma teknolojimizle alışılagelmiş yüzey ön-işleminde VOC kimyasalların kullanımını bertaraf ederek hem atık hem de işçilik maliyetlerinden kurtarıyoruz, karbon ayak izini azaltıyoruz ve doğayı koruyoruz.

Sadece ilk yatırım maliyeti olan ve sarf malzemesi olarak basınçlı hava kullanan plazma teknolojimiz maksimum bir yıl içinde kendini amorti ediyor.

Yeni endüstriyel standartların getirdiği çevreye dost ve güvenilir süreçlere olan talepler müşterilerimizin üretim süreçlerine has çözümler gerektiriyor. Bu ihtiyaçlarda  müşterilerimizi bizimle temasa geçmeye yöneltiyor. Biz de Plasmatreat Türkiye ofisi olarak iş ortaklığına her zaman hazırız.