Gürkan Hüryılmaz
GENEL GÖRÜNÜM
Değerli Meslektaşlarımız,
Artan pazar talebi ile oluşan zamanında ve yeterli miktarda tedarik baskısı; tedarik zincirinde oluşan anormal darboğazlar ve nihayetinde girdi maliyetlerinde görülen aşırı yükselişler, hepimizin daha fazla mesai yapmasına neden oluyor. Otomotiv üreticilerinin açıkladığı üretim duruşları ise bu durumun bazen yönetilemeyecek derecede zor olduğunu gösteriyor. TUSMOD olarak, Aralık 2020’de ilk uyarımızı yapmış ve hammadde üreticilerimizin ihracattan ziyade, yurtiçindeki üreticilerimizi desteklemeleri gerektiğini belirtmiştik. Son olarak Mart 2021 emtia fiyat bültenimizde bu konudaki somut gelişmeleri de paylaşarak konunun önemini vurguladık. Bugün geldiğimiz noktada, üreticilerimizin tedarik kaynaklarına daha kolay ulaşması için bakanlıklarımız ile ulusal ortak politikalar belirlemeye hazır olduğumuzu tekrar belirtmek istiyoruz. Zira, bu kaostan; birinci derecede etkilenen ülkeler arasındayız. Bu zor zamanlarda, ürettiklerimiz bize yetmezken, ihracata öncelik verirsek, üreticilerimizi çok daha zor durumda bırakırız hatta üretimlerin durması sebebiyle, milli gelirimizi ve işgücümüzü kaybederiz. Örneğin, petrol türevi bir ürün olan polimerin, petrol fiyatlarının düşük seviyelerde seyrettiği bu dönemde, astronomik seviyelere çıkmasının mantıklı bir şekilde açıklayamayız. Hepimizin bildiği üzere krizler aynı zamanda beraberinde fırsatlar getirir. Gelin, hep birlikte yurtiçi hammadde üreticilerimiz, ilgili bakanlıklarımız, ilgili STK’larımız ile yurtiçi üreticilerimizi destekleyelim ve TÜRKİYE’mizi daha rakebetçi hale getirelim. Tedarik zincirlerinin merkezlerini hub konumunda olan ülkemize getirelim.
Dünya haberine göre; global hammadde piyasalarında 2020 sonlarında başlayan yükseliş, COVID-19 sonrasında talep toparlanmasının, arzı geride bırakacağı beklentileriyle beslendi. Bakır fiyatları, 2011'den bu yana ilk kez 9.000 dolar/ton seviyesini aştı, Brent ham petrol vadeli işlemleri, 2020'de 16 dolar/varile geriledikten sonra, kısa süre önce 70 doların üzerine tırmandı. Tahıl fiyatları da son yılların en yüksek seviyelerinde. Ancak güçlü dolar ve ABD’de 1.60’ın üzerine çıkan tahvil getirisinin yarattığı baskı kısa vadede emtiada fiyatların gevşemesine neden olabilir. Bloomberg Emtia Endeksi son 2.5 yılın en yüksek seviyesinde. Son bir yılda %31.6 yükselen endeksin yılbaşından bu yana yükselişi %10’dan fazla. Ancak fiyat artışları gerçek bir fiziki talep artışından çok beklenen toparlanmaya göre pozisyon almak isteyen spekülatif yatırım veya "kağıt" talebi tarafından yönlendirildi. Bu da piyasalarda bir düzeltme beklentisi yarattı. Saxo Bank'ın emtia stratejisi başkanına göre yatırımcılar silah sesini daha duymadan yarışa başladıklarından dolayı emtia piyasalarında bir konsolidasyon görülmesi mümkün. Talebin güçlü bir şekilde artacağı öngörülerini koruduklarını düşünen kurum analistleri, öncesinde ise bakır gibi bazı metallerde %10’a varan düzeltme beklenebileceğini söylüyor. Analistler ayrıca ABD’de 10 yıllık tahvil getirisinin yükselmesi ve güçlü doların da emtia piyasalarında baskı oluşturduğuna dikkat çekiyor. Dolar çoğu emtia için temel fiyatlama mekanizması. Doların değer kazanması, dolar cinsinden fiyatlanan emtianın cazibesini azalttığı için hammadde fiyatlarında gerilemeye yol açıyor. Sonrasında ise fiyatların kaldığı yerden yükselmeye devam etmesini sağlayacak bazı faktörlere işaret ediliyor. S&P Global Platts’a konuşan analistler, son yıllarda üretim kapasitesinin artırılmasına yeterince yatırım yapılmaması nedeniyle bazı metallerde ve petrolde arz sıkışıklığı potansiyelini gördüklerini belirtiyor. Hükümetin teşvik paketleri ve Avrupa ile Çin'deki yeşil yatırım planlarından kaynaklanan büyük harcamaların emtia piyasasında yükseliş getireceğini dile getiren analistler; bu ekonomilerin mükemmel bir fırtına yaratarak hem gerçek talep hem de yatırım talebi yaratacaklarını da belirtiyorlar. Endüstriyel metal fiyatları son 1 yılda %46 ile emtia piyasalarının genelinden daha fazla yükseliş gösterdi. Ekonominin canlanmasıyla metal fiyatlarında yükselişin devam edeceği tahmin ediliyor. Commerzbank, 2021'de bakır, kurşun, alüminyum ve çinkoda yükselişin sürmesini beklerken; kalay ve nikelde düşüş beklediğini bildirdi. Ancak 2022'de yalnızca nikel yükseliş gösterirken bakır, kurşun, alüminyum, çinko ve kalayın hız keseceğini öngörüyor. Commerzbank 2022'de yalnızca nikelin yükselmesini, bakır, kurşun, alüminyum, çinko ve kalayın bu yıla kıyasla düşüş eğiliminde olacağını tahmin ediyor.
Tüm bu gelişmeler altında, emtia fiyat analizleri aşağıdaki şekilde ele alınmıştır.
Selamlarım ve Saygılarımla.
Metal-Demir-Çelik:
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Bakır fiyatları Mart ayını %3.51.45’lik azalış ile 8.851 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Bakır Stokları ise aynı ay için %89.57’lik artış gösterdi. Fiyatların beklenenden daha fazla yükselmesi ile önceki 6.800 USD/ton tahminini 7.250 USD/ton’a yükselten Fitch Solutions, ilk çeyrekte beklenen fiyat artışının 2011ve 2012 yıllarından beri son on yıldan beri en yüksek seviyelerini görerek, yine beklentilerin üzerinde arttığını açıkladı. Son dönemde yaşanan %29’luk düşüşün nedenleri arasında güçlü doların ve artan stokların olduğunu belirten Fitch Solutions; Çin'in antrepolarındaki stoklarla birleştiğinde Şubat sonu itibariyle toplam stokların Nisan 2020'den beri görülmeyen seviyelere yükseldiğini vurguladı. Mevsimsel zayıflık nedeniyle azalan tüketimin; uygulanan mali teşviklerin etkilerinin artmaya devam etmesi ile bakır tüketiminin önümüzdeki aylarda bir toparlanma göstereceğini düşünen kurum, önümüzdeki yıl önemli miktarda bakır arzının devreye girmesi ile piyadaki sıkışıklığının hafifleyeceğini öngörüyor. Fitch, 2030'a kadar uzun vadede bakır piyasasının, tüketim büyümesinin güçlü kalması ve fiyatları yükseltmesi nedeniyle piyasa açığı içinde kalacağını tahmin ederken; tüketimdeki artışın otomobil, altyapı ve enerji gibi ana kullanım sektörleri tarafından yönlendirileceğini belirtiyor. Fitch Solutions'ın otomotiv ekibi, küresel araç üretimindeki büyümenin bu yıl yıllık bazda% 7,4'e ulaşacağını, ardından Çin, ABD ve Almanya'daki araç üretiminin artmasıyla birlikte 2022 ile 2026 arasında yıllık ortalama %2,7 olacağını tahmin ediyor. 2021 yılında bakır talebinde yıldan yıla %5'ten fazla güçlü bir artış öngören S&P’e göre; üretim ve talep arasındaki açık 200.000 tonun üzerine çıkarak; 2021, 2022 ve 2023 yıllarını sırasıyla 8.500, 7.000 ve 7.500 USD/ton ortalama ile kapatacak. Commerzbank bakır fiyatlarının 2021'de ortalama 8.650 USD/ton ve 2022'de 8.350 USD/ton olmasını beklerken; Goldman Sachs aynı dönemler için bakır fiyatlarını sırasıyla 8.625 USD/ton ve 9.175 USD/ton olarak tahmin ediyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Alüminyum fiyatları Mart ayını %0.45’lik artış ile 2.213 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Alüminyum Stokları ise aynı ay için %43.08’lik artış gösterdi. Aegis analistlerine göre; Süveyş kanalının tıkanması ve Los Angeles limanlarındaki kuyruklar gibi tedarik zinciri problemleri nedeniyle Midwest primleri Haziran 2018’den buy ana en yüksek değerine geldi. Japonya'daki primler de son yılların en yüksek seviyelerinden işlem görüyor. Reuters’e göre, Japon alüminyum alıcıları ikinci çeyrekte Nisan-Haziran sevkiyatları için ilk çeyreğe göre % 14-15 artışla 149 USD/ton prim ödemesi için küresel bir üreticiyle anlaştılar. Bu üst üste üçüncü bir artış anlamına geliyor. Kaynaklar, diğer üreticilerle görüşmelerin halen devam ettiğini belirtti. Japonya, Asya’nın en büyük metal ithalatçısı olarak, LME çeyrek bazlı prim değerleri için bölgde ölçüt olarak alınıyor. Commerzbank alüminyum fiyatlarının 2021'de ton başına ortalama 2.075 USD ve 2022'de 1.975 USD olacağını tahmin ediliyor. Alüminyum fiyat tahminini 2021 yılı için 100USD yükselterek 1.900 USD/ton olarak açıklayan S&P’e göre; alüminyum fiyatları 2022 ve 2023 yıllarında 2.000 USD/ton civarında hareket edecek.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Nikel fiyatları Mart ayını %13.48’lik azalış ile 16.098 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Nikel Stokları ise aynı ay için %3.63’lük artış gösterdi. Outokumpu paslanmaz çelik Nisan 2021 prim fiyatlarını; 430 kalite için 65 EUR/ton artış, 304 kalite için 2 EUR/ton artış ve 316 kalite için 29 EUR/ton artış ile açıkladı. Commerzbank nikel için diğer metallerden daha iyimser tahminde bulunurken; nikel fiyatlarının 2021'de ton başına ortalama 17.700 USD olacağını ve gelecek yıl ise 19.300 USD’e çıkacağını öngörüyor. 2021 yılı nikel fiyat tahmini 14.500 - 15.000 USD/ton seviyelerinde açıklayan S&P’e göre; özellikle elektrikli araç batarya sektörü için kaynak tabanını önemli ölçüde genişletebilecek potansiyel yeni teknoloji gelişmeleri nikel fiyatlarına aşağı yönlü baskı yapacak. Investing haberine göre; Filipinler'deki yağmur sezonunun sona ermesi, nikel madencilik faaliyetlerinin devam etmesine izin vereceğini öngören Fitch Solutions; elde dilen nikel cevherinin bu alandaki en büyük ticaret ortağı olan Çin'deki nikel pik demir tesislerine tedarik edildiğini belirtiyor. Nikel pik demir, ya da NPI, Çin'de paslanmaz çelik üretiminde saf nikel karşısında daha ucuz bir alternatif olarak icat edilen düşük kaliteli bir ferronikel olarak kullanılıyor. Yeni Kaledonya'dan Çin'e yapılan nikel cevheri ihracında da bir artış olduğunu ekleyen Fitch Solutions, Endonezya'nın nikel cevheri ihracatına yasak getirmesi nedeniyle bu trendin devam etmesinin beklendiğini belirtti. Fitch Solutions; 2021'de nikel’in bir piyasa açığıyla karşı karşıya olduğu için, ortalama fiyatların 2020 seviyelerinin üzerinde olmasını ve 2020'deki ton başına 13.860 dolara kıyasla 15.750 dolar civarında olmasını beklerken; Bank of America ise nikel fiyatlarının 2021'de 17.500 - 18.000 USD/ton arasında işlem görerek görece güçlü bir performans göstermeyi sürdüreceğini belirtti.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Çinko fiyatları Mart ayını %5.46’lık artış ile 2.975 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Çinko Stokları ise aynı ay için %0.40’lık artış gösterdi. Commerzbank çinko fiyatlarının 2021'de ton başına ortalama 2.800 USD ve gelecek yıl 2.775 USD olmasını bekliyor. Çin’deki artan talep sebebiyle Fitch’e nazaran, çinko tutarları da mühim artışlar öngören Fitch; çinko fiyatlarının 2021’de ton başına 2.500 USD’e ve 2023’te 2.100 USD’e düşeceğini tahmin ediyor. 2021 çinko fiyat tahminini ton başına 200 USD arttırarak 2.600 USD olarak açıklayan S&P’e göre; 2022 ve 2023 yıllarında ise çinko fiyatları, yeni tedarik potansiyellerinin etkisiyle 2.500 USD/ton seviyelerinde yatay bir seyir izleyecek.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Kurşun fiyatları Mart ayını %7.14’lük azalış ile 1.957 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Kurşun Stokları ise aynı ay için %26.54’lük artış gösterdi. Aynı dönem için LME Kalay fiyatları ise %1.16’lık azalış ile 27.180 dolar/ton olurken, LME Kalay stokları %2.31’lik artış gösterdi. Reuter’s göre; tedarik, nakliye kesintileri ve tarihsel olarak düşük stoklarla birlikte, elektronik firmalarından hızla artan kalay talebi, fiyatları dokuz yılın en yüksek seviyesine ulaştırdı. Commerzbank kurşunun bu yıl ton başına ortalama 1.975 USD ve 2022'de 1.725 USD olmasını beklerken; kalay fiyatlarının ise 2021'de ton başına ortalama 22.600 USD ve 2022'de 21.500 USD’e inmesini bekliyor.
Demir Cevheri fiyatları, Mart ayını %6.25’lik azalış ile 165 dolar/ton seviyelerinde kapattı. Steelorbis haberine göre; Çin'in Xinhua Haber Ajansı; 29 Mart tarihinde Çin’in 33 büyük limanındaki demir cevheri stoku, 22 Mart’a kıyasla 70.000 mt ya da %0,06 artışla 123,3 milyon mt olduğunu açıkladı. Söz konusu haftada, ithal demir cevheri fiyatları, çelik piyasasından gelen destek ve Nisan ayında çelik talebine yönelik olumlu beklentiler nedeniyle düşmesinin ardından yükseldi. Aynı zamanda, Çin limanlarına daha fazla demir cevheri geldi. Çin’de yüksek fırın ve elektrik ark ocaklarının kapasite kullanım oranları artış göstererek demir cevheri talebini olumlu etkiledi. Önümüzdeki hafta, ithal demir cevheri fiyatlarının belirli bir aralıkta dalgalanması bekleniyor. Avustralya Sanayi, İnovasyon ve Bilim Bakanlığı yayımladığı çeyreklik raporuna göre; Çin’den gelen yüksek talep ve Brezilya’daki arz kesintileri nedeniyle demir cevheri fiyatları 2020 yılının sonunda 140$/mt’un üzerine çıktı. Demir cevheri fiyatlarının 2021 yılının sonunda 100$/mt’un üzerinde yer alması ve 2026 yılının sonunda 72$/mt seviyesine gerilemesi bekleniyor. Rapora göre, Avustralya, 2020 yılında küresel demir cevheri ihracatının yarısından fazlasını gerçekleştirerek piyasadaki hakimiyetini sürdürüyor. Güney Amerika ve Afrika’daki demir cevheri üretiminin görünüm döneminde artması bekleniyor. Brezilya’nın demir cevheri üretiminin 2022 yılının başında toparlanarak baraj çökmeden önceki seviyelere ulaşacağı tahmin ediliyor. Küresel demir cevheri piyasalarının, arz ve talepte görülen yavaş büyüme nedeniyle önümüzdeki beş yıl boyunca kısıtlı kalması bekleniyor. Rapora göre, Avustralya’nın pazar payının artmasıyla piyasa yapısının önemli ölçüde değişmesi beklenmiyor. Demir cevheri fiyat tahminini 2021 yılı için 20 USD arttırarak 130 USD/ton olarak tahmin eden S&P; 2022 yılı tahminini 85 USD’ten 100 USD/ton’a ve 2023 yılı için 70 USD/ton’dan 80 USD/ton’a yükseltti.
Plastik ve Kauçuk:
Mart ayında yurtiçi plastik fiyatlarında ortalama %2.05’lik artış görülürken, en yüksek artış %12.31 ile ABS fiyatlarında görülürken, bunu %8.64 ile PVC, %8.24 ile PA ve %4.26 ile PS takip etti. PE fiyatlarında ise uzun zamandan sonra ilk kez %14 seviyelerinde indirimler görüldü. EPDM ana hammaddelerinden karbon siyahı için Birla Carbon, tüm bölgelerde iş yapmanın artan maliyetlerini neden göstererek, 19 Nisan 2021’den itibaren küresel bazda özel karbon siyahı fiyatlarını %9’a kadar arttıracağını duyurdu. Chemorbis haberlerine göre; Mart ayı ve yılın birinci çeyreği sona yaklaşırken, önde gelen bir Suudi üretici, yurtiçi piyasaya Nisan tekliflerini Mart seviyelerine kıyasla artışlarla açıkladı. Üreticinin PE fiyatları 375SAR/ton (100$/ton) ile 563SAR/ton (150$/ton) arasında değişen artışlar görürken, PP teklifleri geçen aya göre 1013SAR/ton (270$/ton) arttı. Son seviyeler, geçen yılın ortasında başlayan yükseliş eğiliminin devamı niteliğindeydi. Söz konusu eğilim ise, gevşeyen COVID-19 kısıtlamaları ve sıkışan arz neticesinde artan talebin bir sonucuydu. Tüm bu etkenler, 2020’nin ilk birkaç ayında görülen zayıf havayı tersine çevirdi. Suudi Arabistan’da PE piyasaları, sınırlı arz ve artan hammadde maliyetlerinden destekle, Mart ayında üç haneli artışlara tanık oldu. PP fiyatları da Mart ayında keskin artışlar gördü. Fiyatlar, bu süreçte neredeyse son altı yılın en yüksek seviyelerine çıktı. Bazı oyuncular, ilave üç haneli artışların sürdürülebilirliğinden şüphe duyuyor. Ancak, önde gelen yurtiçi üreticinin yeni teklifleri, mevcut seviyelerin çok üzerinde olmamak kaydıyla, pazarın ilave artış payı olabileceğini gösteriyor. Arz sıkışıklığı, Nisan ayı fiyatlarının ardındaki en belirgin etken olmaya devam ediyor. Avrupa PVC piyasalarında artışlar ikinci çeyreğe taşınmaya hazırlanıyor. Nisan, fiyatların üst üste arttığı 11. ay olacak. Oyuncular, sıkışık arz ve yüksek sezonunun şekillendirdiği mevcut ortamda piyasayı nelerin beklediğini değerlendiriyor. Nisan ayı etilen kontratlarının yaklaşık 50€/tonluk artışlarla yapılması bekleniyor. Çoğu oyuncu, PVC tedarikçilerinin önceki aylarda olduğu gibi etilen kontratındaki artışın yarısını takip etmeyeceklerini bildirdi. Tedarikçiler, kısıtlı arzdan destekle etilen artışının tamamını aşan zamlar uygulamayı planlıyor. PVC tedarikçileri, düşük kostik soda fiyatları ile spot ve ihracat piyasaları arasındaki uçurum nedeniyle 3 haneli zamlar dahi uygulayabilirler. Başlıca PVC uygulamaları için yüksek sezonun başlaması PVC tüketimini teşvik edecek. Bu da hammadde ve nihai ürün tüketicilerini normalden daha yüksek tonajlarda alıma girmeye yöneltiyor. Nisan ayında ise, imalatçılar yalnızca PVC sıkışıklığı sebebiyle değil akışkanlaştırıcıların da sıkışık olması nedeniyle kapasite düşürmek veya hatlarını durdurmak zorunda kalabilir. Katılımcılara göre, Avrupa’da iki önde gelen üreticinin fors majörü akışkanlaştırıcı arzını önemli ölçüde sıkıştırdı. Bu arada, üreticilerden birinin son zamanlarda fors majörü kaldırdığı bildirildi. Mart ayının ilk yarısında, Çin’den cazip teklifler Türkiye PP piyasasındaki astronomik fiyat artışlarını dengelemede kilit bir rol oynadı. Ülkedeki oyuncular, Asya’dan arbitraj penceresinin açılmasıyla Şubat ayında düzensiz Çin malı homo PP teklifleri almaya başladı. Agresif Çin tekliflerinin sayıca artması, düzenli üreticilerden sıkışık kota seviyelerini kısmen dengeledi. Çin’den homo PP rafya tekliferi en son CIF Türkiye, peşin ödemeli bazında 1750-1780 $/tondan bildirilmişti. Suudi malı rafya ise Mart ayında CIF 1900$/ton civarından işlem gördü. CIF 1840-1850$/tondan Çin malı homo PP elyaf teklifi verilirken, Mart ayında Suudi menşeleri için son işlemlerse aynı koşullarla 2000$/ton civarından tamamlandı. Bu arada, Orta Doğu’dan Nisan ayı homo PP teklifleri henüz açıklanmadı. Çin’in arz fazlasını yönlendirdiği en yakın pazar olan Vietnam’da da benzer bir durum görüldü. Ülkedeki alıcılar, Çin’den homo PP rafya tekliflerini CIF, peşin ödemeli bazında 1370-1410$/tondan aldıklarını bildirdiler. Orta Doğu menşeleri için son Mart teklifleri ise CIF 1500$/ton veya üzerinde yer alıyordu. Çin’den agresif teklifler ve alıcı kanadından son yılların zirvesinde yer alan PP fiyatlarına direncin büyümesi sonucunda, yeni yükleme Suudi homo PP teklifleri bu hafta düşüşle CIF Vietnam 1460$/tondan verildi.
Kağıt ve Kereste:
Yurtiçi kağıt fiyatlarında Mart ayında %20-25’lik karton fiyatlarındaki artışın etkisi ile ortalama %7.38’lik artışlar görülürken; son 12 aydaki artış %64 seviyelerine ulaştı. Hurda kağıt fiyatlarında ise beyaz kağıttaki artışların etkisi ile Mart ayında ortalama %8.10’luk artış görüldü. Haberekspres’e göre; kağıt fiyatlarına gelen %40’lara varan zam oranlarını ve sipariş iptallerini değerlendiren sektör temsilcileri, hammadde bulamadıklarını belirtiyor. Navlun fiyatlarının yükselmesi ve hammadde problemi nedeniyle kağıt fiyatlarının arttığını dile getiren sektör temsilcileri sorunun kısa vadede çözülmesini beklemiyor. Kağıt fiyatlarındaki artış Çin’den kaynaklandığını vurgulayan İZTO Kağıt ve Ambalaj Komitesi; en büyük üretici ve tedarikçi durumunda olan Çin’deki iç piyasadaki hareketlilikten dolayı dışarıya mal çıkarmadığını; çalışma saatleri de Kovid-19 nedeniyle düştüğü için üretim tam kapasite devam etmediğini belirtiyor. Ülkeler arasında yeterince gemi çalışmadığını için navlun fiyatlarının 1.000 USD’den 5.000 USD’e kadar çıktığını belirten İZTO; nakliye fiyatlarının artması sebebiyle sipariş iptalleri yaşandığını ve şu anda iki ay sonrası için mal almaya çalışıldığını, iki ay sonraki navlun fiyatları daha fazla yükselirse bu siparişlerin de iptal olacağını vurguladı. Sokakta kağıt toplayan insan sayısında da azalma olduğunu söyleyen İZTO, bu nedenle de hurda fiyatlarında bir artış olduğunu açıkladı. Nakliye fiyatlarının etkisi ile yükselen selüloz fiyatları da eklenince kağıt fiyatları %40 oranında artış gösterdi. Hammadde fiyatlarının artması ve üretimin talebi karşılamaması nedeniyle kağıt fiyatlarının arttığını ifade eden İZTO, AB ülkeleri dışından gelen kağıda konan %15 verginin ise ilave sipariş iptallerine neden olduğunu belirtiyor. İZTO’ya göre; önümüzde 6 aylık süreçte bu sıkıntıların çözülmesi mümkün görünmüyor. Konteyner ücretleri düşse bile selüloz fiyatları düşmediği sürece sorun çözülmez. Global piyasalara baktığımızda; NIKKEI ve TOPIX Kağıt Hamuru & Kağıt endekslerinde Mart ayında ortalama %5.65 oranında artış görüldü. Mart ayında Avrupa’da geri kazanılmış kağıt fiyatlarında yüksek artışlar görülürken, UK tarafında kraftliner fiyatlarında artışlar görüldü. İsveçli orman endüstrisi grubu Södra, arzın üzerindeki güçlü talep olduğunu belirterek, Avrupa'daki NBSK selüloz için 1.220 USD/ton’luk yeni bir liste fiyatı açıkladı. Yeni fiyatların 1 Nisan'dan itibaren uygulanması planlanıyor. Bu, Mart ayı fiyatlarıyla karşılaştırıldığında 100 USD/tonluk bir artışa denk geliyor. Fiyatlar geçtiğimiz aylarda 50, 70 ve son zamanlarda 90 USD/ton artmıştı. İtalyan geri dönüştürülmüş karton tedarikçisi Reno de Medici, girdi maliyetlerindeki sürekli artışı gerekçe göstererek, müşterilerine ikinci bir fiyat artışı hakkında bilgi verdi. Şirket, 55 EUR/tonluk veya 50 GBP/tonluk artışın tüm yeni siparişler için geçerli olacağını söyledi. Starkraft, tüm ağartılmış kraft kağıt türlerinin fiyatlarını %10’a kadar artırmayı planladığını duyurdu. Artışın tüm pazarlarda ve 1 Nisan'dan itibaren tüm teslimatlarda etkili olacağını belirten Starkraft, kararın sektör genelinde sürdürülemeyecek düşük marjlar ve dünya çapındaki selüloz ve lojistik maliyetlerindeki artışlarla ilgili alındığını açıkladı. Sappi Europe, küresel lojistik kısıtlamalar nedeniyle çok yüksek navlun oranları ile birlikte özellikle selüloz ve enerji ile ilgili keskin bir şekilde artan girdi maliyetlerini gerekçe göstererek, 1 Nisan 2021 tarihinden itibaren yapılacak teslimatlar için tüm ambalaj ve özellikli kağıt türlerinde %7-11 oranında bir fiyat artışı açıkladı. Navigator Company, kimyasal ürünler, plastik ve karton kutu içeren ambalaj ürünleri, lojistik ve selüloz gibi emtialar başta olmak üzere birçok girdi maliyetlerindeki %15-20’lik artışlar sebebiyle 1 Nisan’dan itibaren tüm pazarlarda ipek kağıt fiyatlarını %6-8 oranında arttıracağını duyurdu. SCA, Avrupa kraftliner pazarının güçlü ve istikrarlı olmaya devam ettiğini belirterek, beyaz ve kahverengi kraftliner fiyatlarını 1 Nisan’dan itibaren 50 EUR/ton artıracağını açıkladı.
Enerji ve Petrol:
Mart ayında elektrik fiyatları ikinci çeyrek için nihai fiyatlarda neredeyse aynı kalırken, doğalgaz fiyatlarında yine %1’lik artışa gidildi. BloombergHT haberine göre, Nisan ayına ilişkin yayımlanan tarife tablosuna göre, konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine uygulanan satış fiyatı, Mart'ta geçerli olan tarifeye göre %1 artışla 1000 metreküp doğalgaz için 1.303 TL, ticarethane, sanayi ve elektrik üretim santralleri için de yine %1 artışla 1.457 TL olarak belirlendi. Botaş bu şekilde 2021 yılında üst üste dördüncü ayda da %1’lik artış yapmış oldu. EPDK tarafından 2021 yılının ikinci çeyreği (Nisan-Haziran) için açıklanan fiyatlara göre, dağıtım bedeli tüm abone gruplarında %0,4 oranında artırılırken, perakende enerji birim bedelleri farklı oranlarda azaltıldı. Mart ayında Motorin fiyatları %3.15’lik azalılş gösterirken, Kurşunsuz Benzin fiyatları da %2.21 oranında azaldu. Bu tabloya göre, motorin ve kurşunsuz benzin fiyatları 2021 yılında ortalama %1.98 oranında azalış gösterdi. Hürriyet haberine göre; ABD Enerji Enformasyon İdaresi'nin (EIA), "Mart 2021 Kısa Dönem Enerji Görünümü Raporu"nda, bu yıl için Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatı 60,67 dolar olacağı, mart ve nisan aylarında ise 65-70 dolar bandında kalacağı tahmin edildi. Şubat ayı raporunda bu rakam 53,20 dolardı. Raporda, bu yılın ilk yarısında ortalama 63 dolar, ikinci yarısında ise 58 dolar olması beklenen Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının, küresel talebin arzın gerisinde kalması nedeniyle gelecek yıl 59 dolar olacağı öngörüldü. Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatının ise bu yıl 57,24 dolar, gelecek yıl 54,75 dolar olacağı tahmin edildi. Öte yandan raporda, şubat ayında fiyatların yüksek seyretmesinin, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ile OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC grubunun üretim kesintilerine devam etmesine ek olarak, Kovid-19 aşısının daha yaygın uygulanmaya başlanmasıyla küresel ekonomik faaliyetler ve petrol talebinde görülen artışın bir sonucu olduğu belirtildi. Rapora göre, aşılama oranlarına ve seyahat ve istihdam koşullarının Kovid-19 öncesi seviyelere dönmesine bağlı olan gerçek talep toparlanma hızı belirsizliğini koruyor. OPEC üretim kesintilerinin nisan ayından sonra devam edip etmeyeceği konusunda da belirsizlik olduğuna işaret edilen raporda, artan ham petrol fiyatlarının OPEC grubunu üretimi artırmaya teşvik edebileceği de ifade edildi. EIA, ABD'nin bu yıla ilişkin günlük ham petrol üretim beklentisini de yukarı yönlü revize etti. Buna göre, ülkenin günlük ortalama ham petrol üretiminin bu yıl yaklaşık 11 milyon 100 bin varil seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bu rakam geçen ayki raporda 11 milyon varil olarak tahmin edilmişti. Söz konusu üretimin 2022'de ise 12 milyon varil seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Enerji Günlüğü haberine göre ise Goldman Sachs, Teksas ve Oklahama eyaletlerini vuran soğuk havanın ABD'nin 2021 ilk çeyrek ham petrol üretimini 0,2 milyon varil/gün negatif etkileyeceğini öngörerek petrol fiyat tahminlerini güncelledi. Goldman Sachs, Brent petrolünün 2021 yılında ortalama 72,61 dolar/varil, 2022'de 75 dolar/varil olacağını tahmin etti. Goldman Sachs, Batı Teksas petrolünde ortalama fiyatın ise 2021'de 69,75 ve 2022'de 72 dolar/varil olacağını öngördü. Goldman Sachs, ABD'nin petrol arzının 2021 yılı dördüncü çeyrekte 2020'nin aynı dönemine göre 0,3 milyon varil/gün artacağını tahmin ederken, 2022'de üretimin 2021'e göre 0,9 milyon varil/gün yükselmesini bekliyor.
Döviz Kurları:
TCMB 31 Mart 2021 kapanış verilerine göre, USD döviz satış kuru bazında %12.96’lık artış ile 8.3408 TL; EUR döviz satış kuru bazında %9.25’lik artış ile 9.7864 TL oldu. EUR/USD paritesi ise Mart ayını %3.29’luk azalış ile 1.1733 seviyesinde kapatmış oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mart tarihli Beklenti Anketine göre 2021 yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 7,79 TL iken, bu anket döneminde 7,95 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 7,94 TL iken, bu anket döneminde 8,20 TL olarak gerçekleşmiştir. BloombergHT haberine göre; daha önce Türk Lirası lehine birçok pozisyon alan ve dolar/TL'de boğa tahmini yapan Societe Generale, 2021 yıl sonu dolar kuru tahminini 6,20'den 9,30'a güncelledi. Araştırma notunda dolarizasyonun artacağını belirten kurum, kur krizinin olası olduğuna işaret etti. Societe Generale, Şubat ayı başında yayımladıkları raporda, Dolar/TL ’de 6,71 hedefi ile kısa pozisyon alınmasını tavsiye edip, zarar-kes seviyesi olarak da 7,75’i belirlemişti. Banka sonrasında dolar/TL'deki kısa pozisyon hedefini 6,71'den 6,45'e güncellerken, 2021 yıl sonu için dolar/TL tahminini 6,20'ye çekmiş, zarar-kes seviyesi olarak da 7,18’i belirlemişti. Global beklentilere baktığımızda, Commerzbank analistlerinin EUR/USD parite tahmini; 2021’Q2, Q3, Q4 ve 2022’Q1, Q2 için sırasıyla 1.19, 1.21, 1.23, 1.24 ve 1.26 olurken; Citibank analistlerine göre; EUR/USD paritesi, düşüş sinyalleri veren EUR’un etkisi ile önümüzdeki 3 aylık dönemde 1.20, 6-12 dönemde 1.18 ve uzun vadede 1.15 seviyelerinde olacak.
Yurtiçi Fiyat ve Maliyet Endeksleri:
TUİK verilerine göre, 2021 yılı Mart ayı sonu itibariyle TÜFE ve Yİ-ÜFE ortalaması bir önceki aya göre %2.60; bir önceki yılın Aralık ayına göre %5.96 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %23.70 artış olarak gerçekleşti. TÜİK verilerine göre; Yİ-ÜFE (2003=100) 2021 yılı Mart ayında bir önceki aya göre %4,13, bir önceki yılın Aralık ayına göre %8,21, bir önceki yılın aynı ayına göre %31,20 ve on iki aylık ortalamalara göre %17,04 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %21,26, imalatta %33,96, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %2,55, su temininde %27,30 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %37,72, dayanıklı tüketim malında %29,68, dayanıksız tüketim malında %23,98, enerjide %23,27, sermaye malında %27,31 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %3,03, imalatta %4,33, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %2,87, su temininde %0,42 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %5,05, dayanıklı tüketim malında %1,66, dayanıksız tüketim malında %2,73, enerjide %5,93, sermaye malında %2,62 artış olarak gerçekleşti. Yıllık en düşük artış; %2,55 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı, %7,51 ile deri ve ilgili ürünler, %8,64 ile giyim eşyası olarak gerçekleşti. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri %76,19, ana metaller %60,98, kağıt ve kağıt ürünleri %45,03 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık düşüş; %1,18 ile deri ve ilgili ürünler olarak gerçekleşti. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri %14,03, ana metaller %9,05, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları %7,28 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.