Gürkan Hüryılmaz
GENEL GÖRÜNÜM – Gürkan Hüryılmaz
Değerli Meslektaşlarımız,
Nisan ayında imalat tarafının oldukça durgun geçtiğini söyleyebiliriz. Birçok meslektaşımız bu ayı evlerinde çalışarak geçirmek zorunda kaldılar. Yoğun tempo ile çalıştığımız günlerde fırsat bulamadığımız arşivleme, düzenleme, raporlama ve geliştirme çalışmalarının ön planda olduğu Nisan ayının bu açıdan verimli geçtiğini söyleyebiliriz. Diğer yandan; maaş kesintileri, ödeme sorunları gibi bazı sorunları ise çok yakından hissedip, yönetmemiz gerekti. Kriz dönemlerinde tedarikçilerimiz ile aynı gemideyiz mesajının verilmesi de önemli idi. Şimdi ise yeniden hareket zamanı. Mayıs ile birlikte ana sanayilerin yeniden kısmi olarak üretime başlamaları ile çarklar yeniden dönmeye başladı. Satınalma ve tedarik yönetimi açısından bu geçiş döneminde bizleri bazı riskler ve fırsatlar bekliyor. Risk olarak öncelikle, tedarikçilerimiz düşen kapasitelerinin yeni döneme beklediğimiz şekilde adapte olamaması geliyor. Bununla birlikte finansal kaynaklarda yaşanabilecek sorunlar da tedarik kesintilerine yol açabilir. Elimizde olmayan, gümrük prosedürleri, zorlaştırılmış sınır geçişleri, dönüş araç eksikleri ise ithalat tedariğinde bizlere zorluklar oluşturabilir. Diğer yandan bazı sektörlerde yeni bir fırsat dönemine giriliyor. Zira, son zamanlardaki en düşük fiyat seviyelerinde bulunan emtiaların özellikle son çeyrek ile birlikte artacağı konusunda birçok uzman görüş bildiriyor. Bu sebeple, şu an durağan talep ile alt seviyelerden işlem gören hammaddeler için alımlarımızı yıl sonuna kadar bağlamak fayda sağlayabilir. Son olarak meslektaşlarımızı uyarmak istediğimiz noktalardan biri ise kısa vadeli kazançlar için tedarikçilerimiz ile kurulan uzun vadeli güven ortamının zarar görmesine izin vermemelidir.
Dünya Bankası’nın Nisan ayında yayımladığı Covid-19 Etkileri ile Emtia Piyasaları Görünüm Raporunda 2020 yılının değerli metaller dışında tüm emtia grupları için “zor bir yıl” olacağı belirtiliyor. Dunya.com’da yer alan habere göre küresel resesyonun derinliğine göre emtiaların da kaderi şekillenecek. Raporda talepteki zayıflığa bağlı küresel petrol fiyatlarının 2020’de ortalama 35 dolar/varil olması öngörülüyor. Rapora göre fiyatlar 2021’de tekrar 42 dolar/varile yükselebilir. Öte yandan tarihteki petrol krizlerine göre (1986, 1998, 2008) bu sefer en yavaş iyileşmenin görülmesi bekleniyor. Önceki krizlerde diplerden beş ayda %50 çıkış olduğu 12 ayda ise iki katına yükseldiği belirtiliyor. Raporda tecrit önlemlerinin doğalgaz ve kömürü petrol kadar etkilemediği fakat sanayideki yavaşlamaya bağlı azalacak elektrik talebiyle birlikte doğalgaz ve kömür fiyatlarının da düşeceği öngörülüyor. Doğalgaz fiyatlarının bu yıl %25, kömür fiyatlarının %17 düşmesi ve 2021’de tekrar yükselişe geçmesi bekleniyor. Yakın geçmişte en güçlü üçüncü rekolte/ tüketim oranının görüleceği tarım emtiaları 2020’de pandeminin seyri, kısıtlayıcı ticaret politikaları ve devlet desteklerine göre hareket edecek. Dünya Bankası ilk çeyrekte %1 yükselen Tarımsal Fiyat Endeksi’nin 2020’de %1 düşeceğini, 2021’de ise %2 artacağını öngörüyor. Ekim öngörüsüne göre bu küçük bir aşağı yönlü revizyon anlamına geliyor. Hububat Fiyat Endeksi’nde ise bu yıl %1,5’lik düşüş, 2020’de %2’lik yükseliş öngörülüyor. Tarım emtialarında enerji fiyatları da yakıt maliyetleri, gübreler ve tarımda kullanılan kimyasallar nedeniyle önemli bir etken. Gübre fiyatlarının da bu yıl %10 düşmesi öngörülüyor. Biyoyakıtlar bazı gıda emtiaları için ana talep kaynağı. Raporda tecrit önlemlerinin biyoyakıta olan talebi de doğrudan düşürdüğü belirtiliyor. Biyoyakıtta küresel üretimin %80’den fazlası ABD’de mısır bazlı etanolden, Avrupa Birliği’nde yemeklik yağ bazlı biyodizelden ve Brezilya’da şeker kamışı bazlı etanolden geliyor. Dolayısıyla tecritteki uzama bu üç tarım emtiasında da fiyatları baskılayabilir. Pamukta ise küresel üretim geçen sezona göre hafif artarken, talebin geçen yıla göre %5 daha düşük olması öngörülüyor. Pamuk fiyatlarının mart ve nisanda talepteki düşüşe bağlı olarak keskin bir düşüşe geçtiği belirtilen raporda, bu yıl fiyatların ortalama %10 düşeceği öngörülüyor. 2021’de de fiyatların çok hızlı yükselmeyeceği belirtiliyor. Türkiye’nin ithalata bağımlı olduğu doğal kauçukta ise kuruluşun öngörüsü fiyatların karantinalara bağlı aşağı yönlü risklerle birlikte bu düzeylerde kalması. Endüstriyel metallerde %13,2’lik düşüş öngören kuruluş; bakır fiyatlarının küresel imalat PMI verileriyle doğru orantılı bir seyir izlerken, alüminyum fiyatlarının otomotiv sektörünü yakından takip edeceğini belirtiyor. Beklenenden daha hızlı bir ekonomik iyileşme ise bu emtia grubunun aşağı yönlü riski. Dünya Bankası’nın karamsar emtia görünüm raporunda tek yükseliş öngörülen ana kalem değerli metaller. Altın fiyatlarında %14,9’luk yükseliş öngören kuruluş, İsviçre’de rafinerilerin operasyonları askıya aldığına, Singapur ve Türkiye’de ise rafinerilerin düşük kapasiteyle çalıştığına dikkat çekiyor. İlk çeyrekte %2,3 düşen gümüş fiyatlarının 2020’de %3,6 yükseleceği öngörülüyor. Platinyumda ilk çeyrekte %0,6 düşen fiyatların yıl genelinde %8,8 yükseleceği belirtiliyor. Raporda küresel risk barometresi olarak da görülen altın/bakır fiyat oranlarının 40 yılın zirvesinde olduğu belirtiliyor. Benzer şekilde altın/gümüş ve altın/platinum oranları da mart ortasında tarihi zirvelerini gördü. Gümüş ve platinyumda talebin yarısından fazlası endüstriyel kullanımdan kaynaklanıyor. Bu nedenle riskten kaçan yatırımcılar altına koşarken, sanayi ullanımı azalan gümüş ve platinyumda da fiyatlar altın kadar yükselmiyor.
Euler Hermes Türkiye tarafından “Covid-19’un Sektör Bazında Olumsuz Etkileri” başlıklı raporu, Covid-19 salgınının hızlanmasıyla, küresel olarak bu süreçten etkilenmeden çıkacak neredeyse hiçbir sektör kalmadığını gösteriyor. Raporda, 2020 yılının ilk çeyreğinde aynı dönem içinde rekor sayıda sektörün (126) risk derecelendirmesinde düşüş görülüyor. Küresel bazda en çok risk altında bulunan sektörler ulaştırma, otomotiv, elektronik ve perakende olarak gösterilirken; salgından bölge olarak ise en çok Avrupa ve Asya’nın etkilendiği belirtiliyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle "benzeri görülmemiş" bir küresel resesyon beklendiğini belirterek, küresel ekonominin bu yıl %3,9 daralacağını öngördü. Raporda, en büyük aşağı yönlü revizyonların Avro Bölgesi ekonomisinde yapıldığına işaret edilerek, bölge ekonomisinin bu yıl %7 daralmasının beklendiği, 2021'de ise %4,3'lük bir büyüme öngörüldüğü kaydedildi. Raporda, Çin ekonomisinin ise bu yıl %0,7, 2021'de ise %7,9'luk bir büyüme performansı göstermesinin beklendiği kaydedildi.
Fitch'in raporunda, Japonya ekonomisinin de bu yıl %5 daralması, 2021'de ise %3,2 büyümesi öngörüldü. Türkiye ekonomisiyle ilgili tahminlere de yer verilen raporda, ülke ekonomisinin bu yıl %2 daralacağı, 2021'de %4,9 büyüyeceği tahmin edildi. Salgından etkilenen ülkelerden biri olan Türkiye’nin ekonomisi hakkında da görüşlerini açıklayan kurum; salgından sonra Türkiye’nin hızlıca toparlanacağını ifade etti.
Tüm bu gelişmeler altında, emtia fiyat analizleri aşağıdaki şekilde ele alınmıştır.
Selamlarım ve Saygılarımla...
Metal-Demir-Çelik:
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Bakır fiyatları Nisan ayını %9.05’lik artış ile 5.231 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Bakır Stokları ise aynı ay için %14.16’lık artış gösterdi. Foreks haberine göre; Antofagasta CEO'su, 2020'de küresel bakır piyasasının 200-300 bin ton fazlaya ulaşacağını açıkladı. Şili'de yayımlanan El Mercurio gazetesine demeç veren CEO, küresel talebin zayıf olmasının bakır fiyatlarına yansıyacağını vurgularken; piyasa dalgalanmaları nedeniyle fiyatlar konusunda tahmin yapmanın zor olduğunu belirtti. Fitch Ratings, nisan raporunda; koronavirüsün hızlı yayılmasının kısa vadeli küresel ekonomik görünümü ve emtia talebini zayıflattığına dikkat çekerek 2020’de küresel bakır talebinin % 6 düşmesini öngörüyor. Fitch Ratings uzmanlarına göre; Peru, Şili, Meksika ve Kanada madenlerindeki üretimlerinin düşüşlerinin arzda önemli bir düşüş yaratmasına ragmen; düşük tale pile arz fazlası oluşacak. Bu beklentiler doğrultusunda kurum; Bakır fiyat tahminini 2020 için 5.300 dolar/tona ve 2021 için 5.800 dolar/tona düşürdü. Fitch Ratings 2022 için 6.200 dolar/ton, 2022 için 6.400 dolar/ton ve uzun vadede 7.000 dolar/ton olarak önceki tahminini ise değiştirmedi. InvestingHaven analistlerine göre bakır fiyatlarının 2020 ve 2021 yılında 2.25 ila 2.75 dolar/lb arasında kalacağını tahmin ediyor. S&P 2020 küresel rafine bakır tüketim tahminini özellikle Çin kaynaklı olarak azaltırken; ortalama fiyat tahminini de 6.107 dolar/ton’dan 5.850 dolar/ton’a düşürdü. ANZ analistlerine göre kısa vadede düşüş beklentisi olan Bakır fiyatları için 2020 yılı ortalaması 5.000 dolar/tonun altında kalacak. Dünya bankası analistleri, Bakır fiyatlarının 2020'de zayıf seyredeceğini ve ortalama %13,5 daha düşük olacağı tahmin ediyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Alüminyum fiyatları Nisan ayını %1.91’lük azalış ile 1.461 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Alüminyum Stokları ise aynı ay için %17.19’luk artış gösterdi. Uluslararası Alüminyum Enstitüsü tarafından yayınlanan verilere göre, küresel birincil alüminyum üretimi Mart 2020’de geçen yıla oranla yaklaşık % 1,5 artışla 5,48 milyon ton oldu. Fitch Ratings’e göre Alüminyum pazarı bir yandan Çin’deki düşük maliyetlerin etkisi ile kapasite artışı yaşanacak birincil alüminyum üretimi; diğer yandan zayıflayan otomotiv ve inşaat sektörünün etkisi ile arz fazlası verecek. Düşük enerji maliyetleri ve yerel para birimlerindeki devalüasyonun etkisi ile alüminyum üreticileri kısa vadede daha agresif fiyatlar ile rekabet edecekler. Bu beklentiler altında Fitch Ratings, Alüminyum fiyat tahmini 2020 yılı için 1.650 dolar/tona ve 2021 yılı için 1.600 dolar/tona düşürdü. Fitch Ratings 2022 için 1.800 dolar/ton, 2022 için 1.900 dolar/ton ve uzun vadede 1.900 dolar/ton olarak önceki tahminini ise değiştirmedi. ANZ analistlerine göre Alüminyum fiyatları yılın en düşük seviyelerinde olduğu için daha fazla düşmeyecek ve 2.çeyrek için 1.500 dolar/ton seviyesinde olacak. Dünya bankası analistleri, Alüminyum üretiminin ilk iki ayda geçen yıla göre %2.4 arttığını belirtirken, Alüminyum fiyatlarının 10.8 oranında düşeceğini tahmin ediyor.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Nikel fiyatları Nisan ayını %8.00’lık artış ile 12.134 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Nikel Stokları ise aynı ay için %0.58’lik artış gösterdi. Outokumpu paslanmaz çelik Mayıs ayı prim fiyatlarını; 430 kalite için 37 EUR/ton artış, 304 kalite için 18 EUR/ton azalış ve 316 kalite için 83 EUR/ton azalış ile açıkladı. Fitch Ratings’e göre Nikel fiyatları; ev aletleri, inşaat, kimya endüstrisi, petrol ve gaz tesisleri ve otomotiv üretimi gibi paslanmaz çelik tüketen sektörlerin zayıf talebine duyarlı olmaya devam edecek. Covid-19’un bu sektörleri düşük seviyede tutacağını öngören kurum, Nikel fiyat tahminini 2020 yılı için 11.500 dolar/ton ve 2021 yılı için 13.250 doları/ton’a düşürdü. Fitch Ratings 2022, 2023 ve uzun vadede 14.000 dolar/ton olarak önceki tahminini ise değiştirmedi. S&P’e göre; 2020 yılında nikel üretiminin %6.4 düşmesine rağmen, talebin %8.1 oranında düşmesi sebebiyle küçük bir arz fazlası oluşacak. Nispeten dengeli hareket etmesi beklenen Nikel için S&P’nin 2020 yılı ortalama fiyat tahmini 12.036 USD/ton oldu. ANZ analistlerine göre Nikel fiyatları düşüş riskli olsa bile Çin’den ve elektrikli araçlardan gelen talebin etkisi ile 10.000 dolar/ton sınırından aşağı düşmeyecek. Dünya bankası analistlerine göre Nikel fiyatları 2020 yılında %17.3 oranında düşüş gösterecek.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Çinko fiyatları Nisan ayını %3.32’lik artış ile 1.930 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Çinko Stokları ise aynı ay için %33.23’lük artış gösterdi. Japonya'nın Mart ayında çinko ihracatı, bir önceki yılın aynı ayına göre % 17,8 artarak 12.148 ton oldu. Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre yılın ilk 3 ayında çinko ihracatı yıllık % 18,3 artarak 127.713 ton gerçekleşti. Fitch Ratings’e göre; kısa vadeli çinko fiyatları artan stokların baskısı altındayken, küresel talep düşüyor ve arz açığının beklenenden daha fazla olmasına neden oluyor. Bu beklentiler ile kurum kısa vadeli piyasa dengesizliklerini yansıtacak şekilde Çinko fiyat tahminini 2020 yılında 1.900 dolar/ton’a düşürdü. Fitch Ratings 2022, 2023 ve uzun vadede 2.000 dolar/ton olarak önceki tahminini ise değiştirmedi. S&P çinko tüketiminin 2020'de %2 azalacağını öngörürken, ortalama fiyat tahmini; Covid-19 sonrası toparlanması beklenen ekonomi ve ciddi üretim düşüşlerinin etkisi altında 2.065 USD/ton’a yükselttiğini açıkladı. Dünya bankası analistlerine göre, Çin’deki çinko madenlerinin açılmasının ertelenmesi, rafine çinko üretiminin yavaş olması ve küresel arzın %11’ini oluşturan Peru madenlerindeki duruşlar ile oluşan yükseliş baskısına rağmen, çinko fiyatları 2020 yılında ortalama %25.5 oranında azalacak.
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre Kurşun fiyatları Nisan ayını %5.96’lık azalış ile 1.610 dolar/ton seviyelerinde kapatırken, LME Kurşun Stokları ise aynı ay için %3.20’lik artış gösterdi. Aynı dönem için LME Kalay fiyatları %5.56’lık artış ile 15.201 dolar/ton olurken, LME Kalay stokları %8.89’lük azalış gösterdi. Kurşun fiyatları 2015 yılının son çeyreğinden bu yana ilk kez 1.600 dolar/ton seviyelerinde hareket ediyor. S&P’e göre, her üç yılda bir değişmesi gereken kurşun-asit akülere olan talep kurşun fiyatlarının diğer metallere göre daha stabil olmasına neden oluyor. Araştırmalara göre kurşun talebinin %80’I otomotiv akülerinden geliyor. Dünya bankası analistleri, Çin’in birincil ve ikincil kurşu pazarının neredeyse yarısını etkilediğini belirtirken; Kurşun fiyatlarının 2020 yılında %14,9 oranında düşmesi bekleniyor. Mart ortalarında son 4 yılın en düşük seviyelerine gerileyen kalay fiyatları, talebin neredeyse yarısını oluşturan elektronik sektöründeki lehime olarak zayıf talebi göstermiş oldu. Dünyanın en büyük kalay üreticisi Endonezya'daki PT Timah ihracatı ertelerken Peru'daki büyük madencilik şirketleri salgın nedeniyle operasyonları askıya aldı. Bu arz kesintilerinin talepteki daralmayı dengelemediğini belirten dünya bankası analistleri, Kalay fiyatlarının 2020’de zayıf seyrederek ortalama %15.9 düşeceğini belirtiyor.
Demir Cevheri fiyatları, Nisan ayını yatay bir hareket ile %1.2’lik artış ile 83.5 dolar/ton seviyelerinde kapattı. Foreks haberine göre; Citigroup, Mayıs ayında demir cevheri fiyat tahminini 70 dolar/tona düşürdü. Citi, çelik talebinin yumuşamasının fiyatlar üzerinde baskı oluşturduğunu belirtti. İkinci yarıda 80 milyon ton demir cevheri fazlalığına dikkat çeken Citi araştırmacıları, bunun mevcut 80 dolar civarında spot fiyatları aşağı çekeceğini ifade etti.Demir cevheri piyasasının fazlaya kaymasıyla birlikte Citi, 0-3 aylık 70 dolar/ton spot fiyat hedefine "haftalar içinde" ulaşılmasını beklediğini bildiridi. Citi, çelik talebinin 2020'de % 1,5 daralmasını beklediklerini belirtti. MetalBulletin haberine göre; bakır ve alüminyum fiyatları dört yılın en düşük seviyesine düşerken, demir cevheri kıyaslaması sadece üç ayın en düşük seviyesine geriledi. Demir cevheri fiyatları ilk olarak Şubat başında ton başına yaklaşık 80 $ 'a düştü ve iki hafta sonra özellikle Çin’deki arz sıkıntılarının etkisi ile tekrar ton başına yaklaşık 90 $' a yükseldi. Uzmanlara göre; pandemi nedeniyle küresel denizyolu demir cevheri tedarik zincirindeki potansiyel arz kesintileri fiyatları yüksek tutabilir ve bu durum demir cevheri fiyatlarında yukarı yönlü risk oluşturabilir. Diğer yandan yaz dönemlerinde azalan talep beklentisi ise fiyatlara aşağı yönlü baskı oluşturacak. Fitch Ratings, demir cevheri arz ve talep beklentilerinde bir değişiklik olmadığı için fiyat tahminlerinde bir değişikliğe gitmezken; kısa vadede demir cevheri fiyatlarının üretim aksamasından kaynaklanan arzın azalması ve Çin çelik sektöründen gelen talebin nispeten yüksek olması nedeniyle yükseliş eğilimli olacağını belirtti. S&P, demir cevheri fiyat tahminini ton başına 82,8 ABD dolar/ton’dan 79,70 dolar/ton’a indirdi
Plastik ve Kauçuk:
Nisan ayında yurtiçi plastik piyasasında; petrol fiyatlarındaki azalış trendinin ve yeteriz talebin etkisi ile ortalama %2.19’luk azalış görülürken, en yüksek azalış %3.64 ile PP’de görüldü. Bunu %3.28 ile PVC, %2.60 ile PE ve %2.00 ile PS izledi. Yurtdışı PA piyasasında ise Nisan ayında %0.35’lik artışlar görüldü. Chemorbis haberlerine göre, Avrupa’da PE havası temkinli bir toparlanma gösterdi. Öyle ki, bölgedeki bazı üreticiler Nisan için sipariş alımlarını durdurdu. Oyuncular, rafineri ve krakerlerde düşen kapasiteler ve Avrupa ekonomilerinin kademeli bir şekilde açılacağına dair öngörülerin ışığında fiyatlarda dibin yaklaşıp yaklaşmadığını sorguluyor. Ancak, COVID-19 salgınına dair belirsizlik ve maliyetlerdeki dalgalanma görünüm üzerinde baskı kuruyor. Çoğu PE türü geçen aya kıyasla 100€/tonluk düşüş kaydetti. Bu, Nisan ayı etilen kontratındaki düşüşün yarısına tekabül ediyor. Bazı türlerde 150€/tonluk daha büyük indirimler de görüldü. ChemOrbis Fiyat Endeksi’nde yer alan haftalık ortalama verilere göre, spot PE fiyatları Nisan düşüşlerini takiben 2009’dan bu yana görülen en düşük seviyelere geriledi. Avrupa’daki birkaç üretici, esnek ambalaj sektöründe artan satışlar sonucunda bazı PE türleri için sipariş almayı durdurdu. Coronavirüs kaynaklı endişeler nedeniyle gıda, ilaç ve hijyen ürünlerine yönelik talep ciddi bir artış gösterdi. Bazı PE türlerinde tedarik, azalan ithalat çerçevesinde daha sıkışık seyretti. Ancak, genel PE tüketiminin imalat sektöründeki duruşlar nedeniyle azaldığını belirtmekte fayda var. Zira, temel gereklilik arz etmeyen hizmetler Mart ayından beri askıya alınmış bulunuyor. Çin’de PP ve PE fiyatları, ülkede imalatın yeniden başlaması ve belirli uygulamalara yönelik yüksek talepten destekle yükseldi. Yurtiçi stoklardan azalan baskı ve ülkedeki tesislerde yaklaşan yoğun bakım sezonu, Dalian Emtia Borsası’na da etki eden oynak ham petrol piyasasının önüne geçti. CFR Çin bazındaki ithal PE fiyatları Nisan başlarında 12 yılın en dip seviyelerini görmüştü. Teklifler ürüne göre değişmekle Nisan’ın üçüncü haftasında 50$/ton ila 120$/ton arasında belirgin zamlara sahne oldu. PP fiyatları da benzer bir eğilim sergiledi. Öyle ki çoğu homo PP türünde tedarik azalırken, özellikle non-woven ve elyafa artan talep canlı alım ilgisi getirdi. Neticede Çin’in ithal PP piyasası Nisan ortasından sonar 70$/ton tırmandı. Çin’deki bir tüccar, “Homo PP rafya arzı kısıtlı, zira birçok PP üreticisi COVID-19 pandemisi nedeniyle yüz maskesi imal eden firmaların artan ihtiyacını karşılamak için non-woven ve elyaf gibi türlere ağırlık verdi,” şeklinde konuştu. Güneydoğu Asya’da poliolefin fiyatları, Nisan ortalarında Çin’deki keskin artışlara verdiği ilk tepkiden sonra sakinleşti. Yine de, CIF Güneydoğu Asya bazındaki ithal PP ve PE teklifleri özellikle Orta Doğu menşeleri için haftalık bazda 10-20$/ton artış gördü. Büyük ölçekli tüccarlar tedarikçilerinin Türkiye’ye daha önce pazarın alt sınırlarını oluşturan cazip seviyeleri artık sağlamayacaklarını düşünüyor. Öyle ki Türkiye artık yükseliş gösteren Çin ile başa baş seviyede ve hatta altından işlem görüyor. Bu durum, daha iyi netback sunan Çin’in ithal malları çekmesine sebep olabilir. Gözler Çin’deki güçlü eğilimin ilerleyen günlerde sürüp sürmeyeceğine kilitlenmiş durumda, zira gelişmeler hem Güneydoğu Asya hem de Türkiye’de piyasanın yönünün belirlenmesinde kilit rol oynayacak. Her iki pazarda da faaliyetlerin pandemi ve alım iştahına olumsuz etkisi nedeniyle genel olarak yavaş gittiği biliniyor. Piyasalar şu an için oynak ham petrol piyasasından da herhangi bir destek görmüyor.
Bununla birlikte, tüccar ve alıcıların son haftalarda fazla mala girmemiş olması daha uzun vadede arz sıkıntıları doğurabilir. Ayrıca yükselen netback ve azalan yurtiçi stoklar Çin’e daha fazla ithal mal çekebilir. Bu beklenti, dünya genelinde uzayan karantina uygulamalarının yol açtığı lojistik aksamalara da dayanıyor. Diğer yandan, dünyanın en büyük PVC ithalatçısı olan Hindistan’ın karantinayı 3 Mayıs’a kadar uzatması, global PVC piyasalarındaki düşüş eğilimini körükledi. Çoğu Asya piyasasında ithal fiyatlar 10 yılı aşkın bir sürenin en düşüğüne inerken, Türkiye ve Mısır’da ortalama teklifler 2016’dan beri görülen en düşük seviyelere geriledi. Bu arada, Avrupa’da yurtiçi PVC fiyatları halihazırda 5 yılın en düşük seviyelerinde yer alıyor.
Kağıt ve Kereste:
Yurtiçi kağıt fiyatları Nisan ayında ortalama %9.51’lik artışlar görülürken, yurtiçi üreticilerin satış fiyatlarını Nisan ayındaki %23’e varan artışlardan sonar değiştirmedikleri görüldü. Buna göre yurtiçi kağıt endeksi bir önceki yılın Aralık ayına göre %18.50 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %14.97 artış yönünde gerçekleşti. Global piyasalara baktığımızda; NIKKEI ve TOPIX Kağıt Hamuru & Kağıt endekslerinde Nisan ayında ortalama %1.69 artış görüldü. Bu şekilde ortlama endeks bir önceki yılın Aralık ayına göre %8.76 azalış olarak gerçekleşti. Anitta haberine göre; kağıt ve oluklu mukavva ambalaj maliyetlerinde artış beklentisi güçleniyor. İçerisinde bulunduğumuz Covid 19 pandemi durumu nedeniyle gerek bizim ülkemizde gerekse Avrupa pazarında ciddi bir talep şoku yaşanıyor. Tüketim oranlarının hızlı bir şekilde azalması , sokağa çıkma yasakları ve ihracata dayalı pek çok üretim alanın da yaşanan ani daralmalar nedeniyle ilk etapta oluklu mukavva ve kağıt ambalaj pazarının en önemli maliyet kalemlerinden olan “Hurda Kağıt” geri kazanım piyasası derinden etkilenmiş görünüyor. Brüksel’deki Avrupa Coreboard üreticileri Birliği (ECBA), geri kazanılan (Hurda) kağıdın büyük fiyat artışlarına maruz kaldığını bildirdi. Özellikle Covid 19 ile ilgili Avrupa’nın 2 hafta önünden ilerleyen İtalyan kağıt üreticileri geri dönüşüm hurda kağıt tedariğinde olağanüstü fiyat artışlarıyla karşı karşıya olduklarını belirtiyorlar. Söz konusu derneğin diğer bir açıklamasına göre ; “Covid 19 salgını ve kilit endüstrilerin kilitlenmesinin ciddi ekonomik etkileri olduğu açık. Ayrıca, salgın bazı küresel çapta sosyoekonomik bozulmalara ve gittikçe zorlaşan uluslararası ticaret ortamı nedeniyle insanlarda arz sıkıntısı yaygın korkularına yol açtı.” Pandemi zamanlaması bakımından İtalya’yı takip eden bizim de içerisinde yer aldığımız diğer ülkeler içinde durumumuz pek farklı sayılmaz. Bu durum ülkemizde ve Avrupa genelinde geri kazanım ve tedarik kanallarında ciddi bir sıkışmaya ve fiyatlar üzerinde spekülatif hareketlenmelere neden oluyor.
Enerji ve Petrol:
Elektrik fiyatlarında 2.çeyrek fiyatları devam ederken; doğalgaz fiyatlarında Mayıs ayı için BOTAŞ tarafından bir değişiklik yapılmadı. Buna göre elektrik ve doğalgaz fiyatları 2020 yılında değişmezken, bir önceki yılın aynı ayına göre ortalama %24.27 artış göstermiş durumda. Yurtiçi pompa fiyatları Nisan ayında motorin için %10,89’luk azalış gösterirken, Kurşunsuz Benzin fiyatları %0.98 oranında azaldı. Bu tabloya göre, motorin ve kurşunsuz benzin fiyatları 2020 yılında ortalama %27.15 oranında azalış gösterdi. AA haberine göre; ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), bu yıla ilişkin petrol fiyatı tahminini aşağı yönlü revize etti. EIA'nın "Nisan 2020 Kısa Dönem Enerji Görünümü Raporu"na göre, bu yıl Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının 33 dolar olacağı öngörülüyor. Mart 2020 raporunda, bu rakam 43 dolar olarak tahmin edilmişti. Yılın ikinci çeyreğinde ortalama 23 dolar olması beklenen Brent türü ham petrolün varil fiyatının, ikinci yarıda 30 dolara, gelecek yıl ise 46 dolara yükseleceği öngörülüyor. EIA, Mart 2020 raporunda bu yıla ilişkin petrol fiyatı tahminini 18 dolar düşürmüştü. Raporda, fiyat beklentisindeki aşağı yönlü revizyonla ilgili, dünya geneline yayılan yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ekonomik daralmaya neden olduğuna işaret edildi. Ayrıca, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı petrol üreticisi ülkelerin geçen ayki toplantısında petrol üretiminde ek kesinti yapma kararı alamamasının küresel arz fazlasında ani artışa sebep olduğu vurgulandı. OPEC+ olarak adlandırılan grubun bu hafta ek kesinti kararı alması durumunda ise bu yıla ilişkin fiyat beklentilerinin yeniden revize edileceği belirtildi. Ekonomist haberine göre; Moody's, petrol fiyatlarının bu yıl düşük seviyelerde kalmaya devam edeceğini, Brent petrolün spot fiyatının varil başına ortalama 35 dolar ve Batı Teksas türü ham petrolün varil fiyatının ortalama 30 dolar olmasının beklendiğini kaydetti. Milligazete haberine göre; BP şirketinin eski icra kurulu başkanı John Browne, arzın talebi aşmasından dolayı petrol fiyatlarının uzunca bir süre düşük kalacağını söyledi. Browne, küresel petrol piyasalarındaki mevcut durumun 1980’lerin petrol bolluğunu hatırlattığını ifade etti. BP’yi 1995’ten 2007’ye kadar yöneten Browne, negatif fiyatların depolama kapasitesinin dolması nedeniyle ABD’ye özgü bir durum olduğunu ancak küresel talebin düşük olmasına rağmen üretimin hala fazla olduğunu ifade etti. Rusya Enerji Bakanı Aleksandr Novak, petrol piyasasındaki durumun Mayıs-Haziran döneminde netlik kazanacağını belirtti. Novak, Gazeta.ru’ya açıklamasında, petrol piyasasının dengeleri bulmasının zaman alacağını belirterek bunun yıl sonuna doğru gerçekleşeceğini kaydetti. Bakan, depolardaki hammadde stoklarının ise yılın ikinci yarısında azalmaya başlayacağını söyledi.
Döviz Kurları:
TCMB 30 Nisan 2020 kapanış verilerine göre, USD döviz satış kuru bazında %6.12’lik artış ile 6.9845 TL; EUR döviz satış kuru bazında %5.16’lık artış ile 7.5963 TL oldu. EUR/USD paritesi ise Nisan ayını %0.91’lik azalış ile 1.0876 değerinde kapatmış oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Nisan tarihli Beklenti Anketine göre 2020 yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 6.51 TL iken, bu anket döneminde 6.93 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 6.66 TL ve 7.11 TL olarak gerçekleşmiştir. Global tahminlere baktığımızda; Commerzbank Nisan raporunda EUR/USD paritesini 2020’Q2, Q3, Q4, 2021’Q1 ve Q2 için sırasıyla 1.10, 1.12, 1.14, 1.16 ve 1.17 olarak koruruken; Citibank’ın Nisan raporundaki tahmini 3 aylık dönemde 1.10, 6 aylık dönemde 1.14 ve uzun vadede 1.20 şeklinde oldu.
Yurtiçi Fiyat ve Maliyet Endeksleri:
TUİK verilerine göre, 2020 yılıNisan ayı sonu itibariyle TÜFE ve Yİ-ÜFE ortalaması bir önceki aya göre %1,07, bir önceki yılın Aralık ayına göre %3,85, bir önceki yılın aynı ayına göre %8,82 artış olarak gerçekleşti. Yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE), 2020 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %1,28, bir önceki yılın Aralık ayına göre %4,54, bir önceki yılın aynı ayına göre %6,71 ve on iki aylık ortalamalara göre %10,87 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %7,44, imalatta %6,27, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %12,86, su temininde %4,57 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %7,52, dayanıklı tüketim malında %10,40, dayanıksız tüketim malında %11,02 artış, enerjide %11,25 azalış, sermaye malında %11,16 artış olarak gerçekleşti. Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %0,22, imalatta %1,41, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %0,31 artış, su temininde %0,53 azalış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %3,00, dayanıklı tüketim malında %2,40, dayanıksız tüketim malında %1,18 artış, enerjide %7,97 azalış, sermaye malında %2,91 artış olarak gerçekleşti. Yıllık en fazla azalış; %50,51 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %39,20 ile ham petrol ve doğal gaz olarak gerçekleşti. Buna karşılık tütün ürünleri %34,34, metal cevherleri %23,20, diğer mamul eşyalar %18,67 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık en fazla azalış; %28,46 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %27,71 ile ham petrol ve doğal gaz, %0,53 ile suyun toplanması, arıtılması ve dağıtılması olarak gerçekleşti. Buna karşılık metal cevherleri %8,03, kağıt ve kağıt ürünleri %6,71, diğer mamul eşyalar %5,28 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.