H. Yücel Koç
Enerji Kadranı
Psikolog Prof. Dr. Acar Baltaş “Hayatın Hakkını Vermek” isimli son kitabında muhteşem konulara değiniyor. Bazen ne yapmanız gerektiğini bilirsiniz ama tam da istediğiniz gibi yapamazsınız, ya da konunun ne olduğu zihninizdedir ama ifade edemezsiniz. Yapmanız gerekenleri, zihninizdekileri sistemize edememişsinizdir. Acar Baltaş Hoca bu kitabında tam da bunlara değiniyor. Okurken işte bu diyorsunuz, anlatmak istediğim buydu, ben bunu biliyorum. Hoca sistemize edilememiş onlarca şeyi hap yapmış, sunmuş okuyucularına. İyi ki var.
Kitabında anlattığı birçok şey çok ilgimi çekti. Hayatın gerçek anlam arayışında olan, her yaştan insanı etkileyebilecek bir kitap. Hoca, yılların birikiminden süzdüğü sırları bilimin ışığında en sade haliyle anlatmış.
Kitap iş dünyası için de yol gösterici konular içeriyor. Bu yazıda hocanın uzun uzun anlattığı enerji kadranını ve bende çağrıştırdıklarını, yaşadığım yeni bir anekdot üzerinden sizlerle paylaşmayı istedim.
Hoca insanların hayat başarılarının, mutluluklarının ve bunların kalitesinin, enerjilerinin miktarına ve enerjilerini odaklama biçimlerine bağlı olduğunu söylüyor.
İnsanlar enerji kadranında dört farklı bölgede yer alabiliyorlar. Bu bölgelerdeki enerji miktarları ve duygu durumları da başarılarını, mutluluklarını belirliyor.
Geçtiğimiz hafta sonu bir şirketin birinci ve ikinci kuşak temsilcileriyle geçtiğimiz yılı değerlendirdiğimiz, bu yılın hedeflerini konuştuğumuz önemli bir toplantı yaptık. Toplantıya şirketin profesyonel üst yönetimi de katıldı. Toplantının ilerleyen saatlerinde toplantıya katılanların enerji kadranında nerede yer aldıklarını kendilerine sormalarını ve soruya verdikleri cevabı düşünmelerini istedim. Sonra da şirkette yeteneklerini çok iyi bildiklerine inandıkları bir çalışanı gözlerinin önüne getirmelerini ve onun enerji kadranındaki yerini düşünmelerini istedim.
Toplantı yaklaşık 12 saat sürdü. Katılımcıların bir kısmının toplantıya katılmaya çok istekli olmadıklarını biliyordum. Bir kısmı ise bütün bir haftanın yorgunluğuyla gelmişlerdi. Ama toplantı sona erdiğinde, herkesin enerjisi harikaydı ve kimse kalkıp gitmeye hevesli değildi. Genel Müdür, toplantının bitiminde en gençlerden başlayarak, güne ilişkin değerlendirmelerini anlatmalarını istedi. Konuşanlar ağız birliği yapmışçasına enerji kadranındaki yerlerinden bahsettiler. Değerlendirmeler bir tür itiraf seansına döndü. Toplantıya katılanlar kendilerini değerlendirmiş ve “yüksek-olumlu” bölgede olmaları ve bu bölgede enerjilerini hep en üst seviyede tutmaları gerektiğini, bu amaçla da çalışacaklarını söylüyorlardı. Daha da önemlisi şirketin en önemli kaynağı olan çalışma arkadaşlarını da değerlendirmişler ve şirketlerinin de kadrandaki yerine ilişkin tespitlerini yapmışlardı. Büyük çoğunluğu şirketlerinin, enerji kadranında olması gerektiği yerde olmadığı kanısına varmışlardı.
Birinci ve ikinci kuşağın farkındalıklarını artırma çabalarım enerji kadranı sayesinde kolayca ve istediğimden daha iyi seviyede gerçekleşmişti. Bir şeyi düzeltmek veya değiştirmek istiyorsanız önce onun farkında olmalısınız. Acar Hoca’nın destekleriyle ailenin farkındalığını artırmayı başardık.
Lütfen sizler de enerji kadranını önünüze alın. Önce enerji kadranında kendi koordinatlarınızı bulun. Sonra da şirketinizin kadrandaki yerini tespit etmeye çalışın. Göreceksiniz, sonrasında ne yapmak istiyorsanız, daha kolay planlayacak ve yapacaksınız.
Değişim, gerçeklerin farkında olabilmekten geçiyor.
Mutlu ve sağlıklı günler dileğiyle.